Oylat'ta sonbahar...
İki tarafı vadilerle çevrili, yamaçta kurulu kaplıcalar mevkii, sırtını Uludağ'ın devamına yaslamış. Kaplıcı suyu, uzun süredir getirdiği kalsiyum karbonatlı ve kalsiyum sülfatlı sularla"çökelek" meydana getirip, kaplıcanın bulunduğu terasları oluşturmuş.
Başı dumanlı "Sivri Kaya Tepesi" ile kaplıcalar arasında bulunan kanyon görünümlü vadi, sürekli taze hava koridoru yaratıp oksijen pompalıyor.
Bu arada yaprak kaplı bir zemin, toprak kokulu tertemiz bir hava ve ötücü kuşların konseri de, ortama eşlik ederken, hiç dinmeden gürül gürül akan su, çağlayanların coşkulu sesinne dönüşerek, sizi büyülü bir dünyaya taşıyor.
Şelale...
OYLAT KAPLICALARININ TARİHÇESİ
Oylat yakınlarında Saadet köyü'ndeki buluntulardan, kaplıcanın kulanımının Romalılar zamanına dek uzandığı anlaşılıyor. İnşa tarzının Roma hamamlarıyla benzerlik göstermesinin yanısıra, çevre köylerde bulunan sarnıç ve küpler, Oylat Kaplıcası'nın Romalılarca kullanıldığını doğruluyor.
KAPLICANIN TARİHÇESİ
Bizans İmparatorluğu döneminde bölge hakimi Tekfur'un biricik kızı çaresiz bir hastalığa yakalanıp yatağa düşer. Aciz kalan bilgeler, ızdırap ve acılar içinde durumu kötüye giden kıza, hem son bir şans vermek, hem de gözönünden uzaklaştırmak için suların buluduğu yere getirip, "öl-yat" diyerek bırakırlar. Kaplıca sularıyla her gün yıkanan kız, kısa bir süre sonra eski sıhhatine kavuşup babasının sarayına döner. Mucize sular, o günden sonra da şifa kaynağı olarak kullanılır. Öl- yat da, günümüze Oylat olarak gelir.
Deniz seviyesinden 840 metre yükseklikte bulunan doğal tedavi merkezindeki su sıcaklığı 40 derece. Bölgede biri eski, ikisi yeni üç haman var. Ortasında 8.10x5.60 boyutunda, 1.70 metre derinlikte bir havuz ve yıkanma yeri bulunuyor. Su üç aslanağzından dökülüp büyük havuza geçiyor. Doktor raporuna göre, kaplıcalarda kalma müddeti yarım saat ile 45 dakika arası. Termal özelliği olan, 21 günlük küre mutlaka uyulması gerekiyor.
Oylat Kaplıcası'nın çevreye akan radyoaktivite ve diğer şifalı unsurları içeren suyu, ormanın temiz havasına yayılıyor. Böylece yalnız banyo olarak değil, teneffüs yoluyla da insanlara sağlık dağıtılıyor. Suyu ile olduğu kadar, iklim tedavisi ile etkili olan Oylat Kaplıcası, nevralji, nevrit, siyatik, meralji, parastezzik, interkoskal ve oksipital nevraljilere iyi geliyor. Ağrılı sinir hastalıkları, romatizma, çocuk felci türü hastalıklar da banyo ve su içi masajlarda fayda sağlıyor. Vücut hücrelerinin faaliyetlerini harekete geçirici olan su,iç ifrazatı artırıcı gibi etkilerle, vücuda enerji ve zindelik kazandırıyor.
Oylat'da sadece kaplıca yok. Bölge doğa ile başbaşa kalıp, orman içi yürüyüşler veya piknik yapabileceğiniz elverişli bir ortama sahip. Yazın kalabalıklığından ziyade kış sakinliğini sevenler, banyo dışında çevre köylere doğa yürüyüşü yapıyorlar. Oylat'ın her yerinden akan suların kaynağını merak edenler, genel banyonun yanından devam ederek patikadan inince, hiçbir yerleşimin olmadığı sık bitki örtüsü arasından coşarak akan şelalenin karşısında kendilerini buluyorlar.
Şifa bulanların sayısına paralel, ünü günden güne artan Oylat'ta kaplıca yöneticisi Ergün Çağlar, hizmete giren yeni tesislerle, bölgenin daha konforlu ve daha yüksek yatak kapasitesine kavuşacağını söylüyor.